Peki Plüton Kova burcu yolculuğunda halimiz nice olacak?

        Plüton Oğlak seyrinde, dünya üzerindeki en küçük organizasyondan en büyüğüne kadar tüm liderlerin, yöneticilerin, üst düzey sorumluların, otorite figürlerinin, patronların, dünyaya bir şekilde mal olmuş, her camiadan şan, şöhret, statü, rütbe, saygınlık sahibi ünlülerin, kısaca bizim üzerimizde söz söyleme, karar verme hakkına sahip, bizleri dilediğince yönetebilme ve yönlendirebilme gücünü kullanan kişilerin gerçek yüzlerine, liyakatsizliklerine, çıkarcı, bencil, manipülatif, kötü niyetli, ezici, sindirici, korkutucu yaklaşımlarına şahit olduk. Bu süreçte kendini veya başında bulunduğu sistemi yeniden yapılandırıp dönüştürebilenler, kuralları ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden belirleyebilenler varsa ne ala, ama bu sayının çok olduğunu sanmıyorum. Bizler ise bu 16 yıl içerinde, pek çok alanda kendi halinde yaşayıp giden dünya insanları olarak, bir şekilde kontrol edildik, takip altına alındık, bastırıldık, ezildik, aciz ve bağımlı hale getirildik, çaresiz bırakıldık. İşte bugün dünyanın ve insanlığın geldiği nokta ekonomik krizler, yoksulluk, savaşlar, ahlaki ve etik yozlaşma, her türlü bağımlılık, artan sağlık sorunları, ölümler…

          Plüton Kova yolculuğu maalesef krizlerle başlayabilir, fiziksel ve/veya ruhsal anlamda bir yıkım süreci tüm dünya üzerinde yaşanabilir. Bunlar insan eliyle yaratılan ve kalabalıkları, kitleleri etkileyen krizler olabileceği gibi doğanın karşı konulamaz gücünün etkisinde de yaşanabilir. Bu durum ilk başta insanlığa yapılan haksızlık, yaratımsal bir acımasızlık gibi görünse, kurunun yanında yaş canları yaksa da özünde bilinç sıçramalarının, şuur uyanışlarının ve aydınlanmaların yaşanması için tetikleyici ve birleştirici bir unsur olabilir. Zira Kova; kalabalıklar, kitleler, halk, idealler, iyi ümitler ve gelecek demektir. Var olan kokuşmuş düzeni yıkıp ümit edilen, hayalleri süsleyen, insanca yaşam düzeyinde hak edilen aydınlık geleceği yaratmak ancak ve ancak insanların bireysel gücünü, yeteneklerini, yaratıcılığını diğerininkine katarak yani birleşerek, ortak bir amaç altında, kitlelerin göz ardı edilemeyecek büyüklükteki gücüne ulaşarak mümkün olabilir.  İstenilen dönüşüm ancak bu şekilde sağlanabilir, despot düzen ne kadar korkutucu olursa olsun, hepimiz kenetlenerek ittiğimizde diktatör de düşebilir…

           İnsanlık Plüton Kova seyrinde artık ne yönetmek ne de bir başkası tarafından yönetilmek istemediğine karar verebilir. Davos’ta bugün yapılan konuşmada olduğu gibi herhangi bir şeyin “başı” olan herkese meydan okuyarak, isyan edebilir.  Halk ayaklanmaları, kitlesel protestolar çoğalabilir. Kendi dehası ve yetenekleri ile kendi kendini yönetebilecek, bir lider seçse bile kimsenin kimseden üstün olmadığı, eşit hak ve hürriyetlere dayalı, hümanist, barışçıl, eşitlikçi ve özgürlükçü ilkelere dayalı bir düzenin kurulması adına yeni fikirler geliştirerek, örgütlenerek devrimsel nitelikte kitlesel hareketlere, entelektüel dönüşümlere ve insani reformlara imza atabilir. İnsanlık Oğlak burcunun dönüştüremediği, katılaştırdığı, kemikleştirdiği tüm yapıları birer birer devirirken sosyal alanda insanlığı yeniden biçimlendirecek ve yüksek faydasına katkı sağlayacak teorileri, buluşları, teknolojik gelişmeleri, icatları, iyileştirmeleri ve modernizasyon çalışmalarını önümüzdeki 20 yıla sığdırabilir. Daha önce hiç deneyimlemediğimiz, bilim kurgu filmlerine, mitolojik öykülere, efsanelere konu olmuş, sıra dışı, farklı, bu kadarı da olmaz diyeceğimiz yenilik ve gelişmelere şahit olabiliriz. Ağzımıza pelesenk olmuş uzaylılarla yani dünya dışı varlıklarla ve ayrıca gökyüzünün bilinmez derinliği ile tanışma fırsatını da Kova çağında yakalayabiliriz.

             Bu dönemde dünyaya gelen çocukların dehasına akıl erdirmek, kuracakları dünya düzeninin yapısını anlamak bizler için pek kolay olmayacaktır… bizlere ütopik gelen, şimdikinden çok farklı bir geleceği, “yeni dünya düzenini” inşa edecek olanlar, 21 Ocak itibari ile dünyaya gözlerini açan çocuklar olabilir. Yeni para birimleri ya da dijital ödeme sistemleri bu süreçte yaygınlaşabilir, mevcut değer anlayışı yerini bambaşka bir yapıya bırakabilir. Ne yazık ki hiçbir dönüşüm, yeniden doğum süreci sancısız olmuyor. Hele bir de işin içinde Plüton varsa ki dönüşüm ve tekâmül sıçraması ancak onun zorlayıcı etkisinde gerçekleşebiliyor, tüm acımasızlığı ve soğukluğu ile yıkılması gereken yapıları yerle bir edip geçiyor. Buna direnç göstermek boşa kürek çekmekten farksız… Dolayısı ile değişime, dönüşüme, yeniliğe, farklılıklara, sevgiye ve birliğe kendimizi açmak, sosyal alanda bir olmanın gücünün küçümsemeden kenetlenmek, kitlelerin yaptırım gücünü hafife almadan haklarımızı istemek, eşitlik, özgürlük, barış ve insanca yaşam için birlikte ses yükseltmek ama bunu yaparken provokatörlerin, korku salan, aciz bırakan diktatörlerin oyununa gelmemek çok önemli olabilir.    

              Bu süreç daha çok konuşulur, ama şimdilik astrolojik öngörülerime dayalı ihtimalleri sizlere aktarmaya çalıştım. Her zaman ki gibi her ne olursa olsun, bütünün hayrına kolaylıkla sağlıkla refahla olsun dileklerimle….

Şeyda Aktakka

[email protected]

Insta: seydaseyfun

Paylaş